Vajinal ve Sezaryen Doğumlar

Bir Kadının En Özel Ve En Unutulmaz Anı

Vajinal normal doğum halen en çok tercih edilen doğum yöntemidir. Sezaryen doğum ile karşılaştırıldığında annede oluşabilecek istenmeyen durumlar açısından daha güvenlidir. Genelde kendiliğinden ilerleyen ve gerçekleşen bir süreçtir. Bazı acil durumlarda anne ve bebeğin hayatını riske atmamak için müdahale edilerek de gerçekleştirilebilir. Bu müdahaleler genellikle vakum veya forseps kullanımını ya da annenin zayıf ıkınmasını desteklemek için dışarıdan güç uygulanmasını içermektedir.

Vajinal normal doğum epidural analjezi altında da rahatlıkla yapılabilmektedir. Halk arasında “ağrısız” doğum ya da “prenses doğum” olarak da bilinir. Doğumun aktif evresinde yani rahim açıklığının 3-4 cm olduğu ve ağrıların sıklaştığı dönemde bel omurları arasından ince bir iğne ile girilerek omuriliğe ağrı kesici ilaç uygulanır. Aynı esnada o bölgeye kalıcı bir tel yerleştirilir. Bu tel yardımıyla doğum süreci boyunca ve hatta doğumdan sonraki dönemde az az ilaç verilmeye devam edilerek ağrı kontrolü en iyi şekilde yapılır. Usta ellerde yapılan epidural analjezi sonrası bacaklarda kas gücü kaybı olmaz. Hamile kadın rahatlıkla kalkıp yürüyebilir ve ıkınabilir. İnanılanın aksine bu yöntem sonrası bel fıtığı oluşmaz. Kısa bir süre bel ağrısı ve baş ağırsı olabilir.

Son yıllarda popüler olan bir başka vajinal normal doğum şekli de suda doğumdur. Suda doğum esnasında doğum kasılmalarına bağlı gelişen ağrı hissinin azalması beklenmektedir. Yapılan çalışmalarda bu etki net olarak ortaya konamamıştır. Amerikan Obstetrik ve Jinekoloji Derneği (ACOG) 2016 yılında yayınladığı bildirisinde suda doğumun tercih edilmemesini önermiştir.

Sezaryen ile doğum operasyonel bir doğum şeklidir. Aslında bir ameliyattır. Normal doğumun anne ve bebek açısından riskli olduğu vakalarda tercih edilmelidir. Genel anestezi ya da spinal- epidural anestezi eşliğinde yapılabilir. Spinal- epidural anestezi ile sezaryen operasyonu yapılması annenin bebeğinin ilk ağlamasına şahit olması, bebeği ile ilk temasın hemen sağlanması, kısa süre içinde bebeğini emzirmesi, ameliyat sonrasında ağrısının az olması açısından büyük avantaj sağlar.

En sık sezaryen sebepleri aşağıda sıralanmıştır:

  • Daha önce geçirilmiş sezaryen operasyonu ya da miyom operasyonları
  • Plasenta yapışma anormallikleri (Plasenta previa, Plasenta akreata vs)
  • Anne isteği (En sık normal doğum korkusu nedeniyle)
  • Annedeki kalp ve akciğer hastalıkları
  • Annede ıkınmanın tehlike yaratabileceği beyin damar problemleri (anevrizma, damar malformasyonları)
  • Bebeğin geliş pozisyonunun baş olmaması (makat, transvers duruş)
  • Bebeğin başı ile annenin doğum kanalının uyumsuzluğu
  • Bebekte gelişme geriliği
  • Bebeğin kalp atımlarının normal doğum başlangıcında bozulması
  • Bebeğin kakasını anne karnında yapması ve uzayan doğum süreci nedeniyle bu kakanın akciğerlere kaçma ihtimali.

Ücretsiz Bilgi Al

Invalid Input
Invalid Input

Adres

Teşvikiye mah. Hakkı Yeten cad. Doğu İş Merkezi No:15 Kat:8 Daire:18 Şişli / İstanbul

Telefon

+90 (553) 983 24 66

E-posta

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Sosyal Medya

Dr. Niyazi Emre Turgut © 2022.
Tüm Hakları Saklıdır.